Her yenilgiden ders almak cok onemli...

Kendimi bilmedigim yastan beri cizim yapiyorum (yapiyormusum- bu kismi annem ve sevgili ablamdan duyuyorum)... Ilkokula basladigimda o kadar psikopat bir ogretmene dusmutum ki okula gitmemek icin cirpinip durur olmustum evde. Annem beni cesitli yontemlerle okula gondermeyi basarmis oldukca zeki bir kadin olmustur -sanirim babamin anneme bu derece asik olmasinin sebebi de zekasiydi-. Ilkokul toplam 5 seneydi benim zamanimda ve ben bu 5 senede 4 okul degistirmeyi basarmis bir ogrenciydim sirf 1. siniftayken denk geldigim ''deli'' yuzunden. Fena olmayan karnelerim ama cok da kayda deger basarilar gostermeyen not ortalamam ile ortaokula kadar geldim. Ortaokulda ise icimdeki ''inek'' aciga cikti ozel ders aldigim Vahap Yuce ismindeki cok degerli ogretmenim bana dunyanin en buyuk kesiflerinden birini yaptirmisti.... Beynimi nasil kullanabilecegimi ve nasil basarili olabilecegimi.Bu ogrettigi seyin degeri paha bicilmezdi tabiiki ve ben ogretmenime tapiyordum.Notlarim bir anda tavan yapti ve butun ortaokul hayatimi(3sene) onur ogrencisi olarak tamamladim :):)

Ortasonda verdigim kararla Guzelsanatlar Lisesinin sinavlarina hazirlandim tam 1 sene ozel bir kursta sabah 9 aksam 5 her haftasonu ders aldim. Mutlu son agustos ayinda geldi ve liseyi 10. olarak kazandim... Lisemiz ayni zamanda Anadolu Lisesi oldugundan ingilizce agrilikli, resim ve sanat egitimi aliyorduk. Inanilmaz guzel bir ortamda, agaclarin bol oldugu cardakli bir bahcede, sanat egitimi veren ogretmenlerin isiginda keyifle okudugumu itiraf etmeliyim. Su an lisede olan arkadaslarin sahip olamadiklari ve tarif etsem de tahayyul edemeyecekleri bir ortamdi bu. Sonrasinda Mimar Sinan Universitesi ic mimarlik bolumunu bitirdim.
Yani alternatif okul hayatima universitede de devam etmis oldum boylece... Hos universite ortamina hic de uymayan bir tarzim olmasina ragmen okuluma asiktim hala da oyleyim sanirim. Dunyada kac okulun Istanbul bogazina sifir rihtimi, kantini ve kampusu var???

Konuyu yeterince dagitmisim hemen toparlayayim... Tum ogrenim ve calisma hayatim boyunca ogrendigim cok sey oldu. Bunlari siralamak gerekirse; azmin elinden hicbirseyin kurtulmadigini... Cok istediklerimin degil, yurekten istedigim dileklerimin gercek oldugu... Ne zaman uzulsem ve bunalsam bedenimdeki bir organimi bozacak kadar guclu bir beyine sahip oldugumu (ki muhtemelen buna hepimiz sahibiz sadece bazilarimiz beynini yeterince efektif kullanmiyor)... Hayatin sadece gercekten deger verdiklerinle ve degerini bilenlerle yasanacak kadar kisa oldugunu... Is ve/ veya ask her ne konu olursa olsun, saglik olmadiktan sonra hic birinin, hic kimsenin kalici olmadigini... En kosulsuz sevgiyi, destegi ve ilgiyi sadece ailenden alacagini (dostlarim da benim ailemden olduklari icin ayirmadim)... Her uzuldugumde beni sevenlerin benimle uzuldugunu, annemin ise ben uzuldugum icin kahroldugunu ve aslinda bunu hic hak etmeyen insanlara, ceza verir gibi bunu yapmaya hakkim olmadigini... Hayatta edindigim olumlu olumsuz deneyimlerim icin asla keske dememeyi(bunu sanirim 16 yasimdan beri yapiyorum-keske kelimesini lugattan kaldirdim- tavsiye ederim)... Geriye donup aci cekmek ya da hayiflanmak yerine ileri bakip, kendini gelistirip, daha dayanikli, daha guclu, daha donanimli bir sekilde hep  ve saglam adimlarla ilerlemenin onemini... Guclu oldugun surece varoldugunu...

Kissadan hisse; bu yazinin ana konusu son paragrafta yazanlar... Giris sadece kucuk yasta yasanilan olumsuzluklara ragmen yapilabilecek birseylerin oldugunun hatirlatmasi.

Sevgiyle kalin...

Yorumlar

Popüler Yayınlar